Açıklama
Kitap Tanıtım Yazısı:
“Eğer, bedeninizde bir sızı varsa orada günah ağırlamışsınız demektir. O, sizi en mutlu anınızda
aciz hissettirmek için kanınıza karışmıştır. Zamanla kendinizde açtığınız sığınaklara
vücudunuzdaki ağrıları gömecek hale gelirsiniz. Kendinizi yeraltında bir yerler de sakladığınızı
anladığınızda ise çoktan bedeninizin döküntüleri bir kusur üçgeni oluşturmuş olacaktır.”
Cürüm Üçgeni, bu çağın resmidir. Burada; bedenin aynandır, ruhun bir gece lambası silueti- bir
var bir yok alayıdır, aklın en güçsüz tarafını yansıtır. Aynı yerde daimi kök salmak bizim
toprağımızı güçsüzleştiren bir cüzzam çukurudur. Evren, tek bir noktaya alıştıkça herkes aynı
noktadan çoğalmaya başlar ve cürüm üçgeni iyice daralır. Okuyacağınız bu eser, insanın dünya
içerisinde yaşadığı kimlik karmaşasını ve onda yarattığı boşluğun çatışmasını işliyor. Bir sahnenin
üzerinde, beden, ruh ve akıl üçgeni etrafında kendinizi bulabilmeniz için size el kaldırıyor.
“Bu sahne, yeraltındaki bedenlerin yeryüzüne taşmış halini anımsatıyordu. Görmeliydik, tek bir
şekilde değil birçok şekilde yaşayabildiğimizi. Şimdi bu durumun altını çiziyorum.”
(Arka Kapaktan)
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.